Rahmi Mert Özcan ‘Bir Dünya Müzik’ dergisindeki Şubat ayı yazısında Barış Manço ve Cem Karaca’yı konu edinerek bilinmeyen yönlerini ele aldı!
BARIŞ MANÇO & CEM KARACA ÜZERİNE ANEKDOTLAR
Önce şöyle bir gözlerimi kapatıyorum loş aydınlıkta… Sonra düşlüyorum, düşünüyorum… Başta sözleri geliyor şarkıların aklıma, hemen sonrasında ezgileriyle tamamlıyorum kalan boşluğu. Ezgiler sayesinde daha da çok yaklaşıyorum karşımdakine. Bazen kendimden bir parçama eşlik ediyor, bazen de sadece o olup onun gözüyle görüyorum dünyayı. Anlattıkları dillerden dile dolanmış, duygular notalarla kulaktan kulağa yayılmışken herkes gibi o anı herkesle paylaşıyorum. Sevincimi; “Sen de biraz naz ediyorsun ama senin bana gönlün var gibi gibi…” dizeleriyle yaşarken hatıralarıma selamımı “Ve işte arda kalan bir küçük resim şimdi…” sözleriyle veriyorum. Geliyor da geliyor şarkılar, gözümün önünde her daim o unutulmayacak sanatçılar… Yitirdiğimiz ama gurur duyup her daim övüneceğimiz, yaşatacağımız unutulmazlarımız. Bizim sanatçılarımız… Barış Manço ve Cem Karaca… Şubat aylarımız onlara hep vefa…
Barış Manço Üzerine
1 – Barış Manço, 1943 yılında Rikkat Uyanık ve Hakkı Manço çiftinin ikinci çocuğu olarak Üsküdar Zeynep Kamil Hastanesi’nde dünyaya geldi. II. Dünya Savaşı yıllarında doğduğu için ailesi ona Barış adını verdi. Barış Manço’nun oğlu Doğukan Manço, 2011 yılında söyleşi için gittiği Balıkesir Polis Okulu’nda babasının asıl adının “Tosun Yusuf Mehmet Barış Manço” olduğunu açıkladı. Doğukan Manço, babasının Türkiye’de Barış adını alan ilk kişi olduğunu da ifade etti.
2 – Barış Manço, 14 yaşındayken Bill Haley’in bir filmini izlemiş ve çok etkilenmiştir. Annesine, kendisine nefesli saz alması için çok ısrar etmiştir. Annesi, Barış Manço’ya “Ciğerlerin çok zayıf. Nefesli saz almam ama gitar alırım” demiş ve hemen ertesi gün söz verdiği gibi bir gitar almış kendisine. Barış Manço müziğe ilk adımını işte bu gitarla atmış.
3 – Barış Manço tam bir eğitim sevdalısıydı. Türkiye’de temel eğitimin beş yıldan sekiz yıla çıkarılmasına destek olmak amacıyla eşi Lâle Manço ile birlikte İstanbul’un Tuzla ilçesinde bir okul yaptırdı. 1997 yılında inşasına başlanan 30 derslikli Tuzla Barış Manço İlköğretim Okulu, 2000 yılında eğitime başladı.
4 – 1988 yılının Ekim ayında TRT 1’de çocuk ve aileye yönelik bir eğitim, kültür ve eğlence programı olarak başlayan “7’den 77’ye” adlı televizyon programı, 1998 yılının Haziran ayında 378. kez ekrana gelerek Türk televizyonculuğunda ulaşılması zor bir rekoru kırdı.
5 – 1967’de Hollanda’da geçirdiği bir kaza yüzünden dudağında bir yarık oldu ve bıyık bırakmaya başladı.
6 – En çok bilinen şarkılarından Gül Pembe, Manço 13 yaşındayken ölen babaannesinin ismidir. Barış Manço, bu şarkıyı çok sevdiği babaannesine yazmıştır.
7 – Barış Manço ölmeden önce müzik hayatının 40 yılını anlatan 40. yıl şarkısını bestelemişti. Ancak sözlerini yazamadan hayatını kaybetti. Bu şarkının da bulunduğu “Mançoloji” 1999 yılında yayımlandı ve 2,6 milyon satarak o yılın en çok satan albümü oldu. Daha sonra 2002 yılında “Yüreğimdeki Barış Şarkıları” adında bir anma albümü yayınlandı. 2006 yılında Barış Manço’nun anısını sürdürmek için “Barış Manço Rock Derneği” kuruldu.
Cem Karaca Üzerine
1 – Cem Karaca’nın annesi opera ve tiyatro sanatçısı Toto Karaca’ydı. Babası da tiyatro sanatçısı Azerbaycan Türkü Mehmet İbrahim Karaca’dır. Cem Karaca’nın müzik eğitimi, yeteneğini fark eden annesi sayesinde henüz 6 yaşındayken başladı. “Suadiyeli Nesrin” olarak hatırladığı bir genç kızı etkilemek için sokak ortasında söylediği şarkı, müzik kariyerinin başlangıcı oldu. Beyoğlu Spor Kulübünün lokalinde arkadaşlarını kırmayıp sahneye çıkarak profesyonelliğe adım atan Cem Karaca, “Dinamitler” ve “Jaguarlar” adlı gruplarla “Rock and Roll” parçaları seslendirdi.
2 – Babası Mehmet Karaca, oğlunun “Hariciyeci” olmasını istediği için onu şarkıcılıktan vazgeçirmek için çok çabaladı. Sahnede Elvis Presley şarkıları seslendiren oğlundan, “Aman Adanalı” türküsünü istemesi için adam kiraladı, oğlunu yuhalattı. Annesinin desteğini alan Cem Karaca’yı bu sevdadan vazgeçiremeyen Mehmet Karaca sonrasında oğluna “Buraların müziğini yap” diyerek tavsiyede bulundu.
3 – Antakya’ya vatani görev için giden Cem Karaca’nın bir Mehmetçik’in bağlamasıyla söylediği türkü, müziğinde adeta dönüm noktası oldu. Bir röportajında Cem Karaca, “Ben o güne kadar ne garip, ilkel bir müzik diye düşünürken bir de baktım ki benim o anda içinde bulunduğum hissiyatı o müzik canlandırıyor, dile getiriyor, anlatıyor.” ifadelerini kullandı. Batı enstrümanlarıyla Anadolu müziği yapma kararı alan Cem Karaca, vatani görevi bitip İstanbul’a döndüğünde Mehmet Soyarslan’ın kurduğu “Apaşlar” grubuyla çalışmaya başladı. Cem Karaca, bir plak şirketinde tanışıp sıkı dost olduğu Aşık Mahsuni Şerif’in türkülerini de repertuvarına aldı.
4 – 1970 yılında başrolleri Murat Soydan ile paylaştığı yönetmen Yücel Uçanoğlu’nun çektiği yerli kovboy filmi “Kralların Öfkesi”nde oynadı.
5 – Hürriyet gazetesinin düzenlediği Altın Mikrofon yarışmasında, sözleri Erzurumlu Emrah’a ait, “Emrah” bestesiyle ikinci olan Cem Karaca ve Apaşlar’ın ilk plağı 1967 yılında çıktı.
6 – Cem Karaca, koyu bir Fenerbahçe taraftarıydı. Öyle ki menajerine Fenerbahçe maçlarının olduğu günlere konser koymamasını tembihliyor, bir programı ile maç çakışırsa da önce maçı seyredeceğim, ondan sonra konsere çıkacağım, trafik falan sıkıştı deyin dediği oluyordu. Fakat bir Fenerbahçe sevdalısı olmasına karşın, Avrupa Şampiyonu olan Galatasaray’ın kutlamalarında yer alacak ve bununla gurur duyacak kadar centilmendi.
7 – Cem Karaca yaşadığı dönemde gerçekleşen toplumsal olaylara hiçbir zaman kayıtsız kalmadı. AIDS için 1992 yılında yazmış olduğu Benim Adım İnsan başlıklı bir şiiri ve yine Bosna katliamı için yazdığı bir İngilizce şiiri bulunmaktadır.
Rahmi Mert Özcan – Bir Dünya Müzik 2020 Şubat Sayısı Yazısı